Yazar Elif Şafak’ın Booker Ödülü’ne aday gösterilen ve İstanbul’daki seks işçilerini anlatan ‘On Dakika Otuz Sekiz Saniye’ romanı filme uyarlanıyor.

Roman, insan beyninin ölümden sonra 10 dakikadan daha uzun süre canlı kaldığı fikrine dayanıyor.

İstanbul’da yaşayan Tekila Leyla adındaki seks işçisi de öldürüldükten sonra 10 dakika içinde tüm geçmişini ve anılarını hatırlamaya başlıyor.

Variety‘nin haberine göre film, Madrid merkezli ISB Films ve Türkiye’den Limon Film tarafından çekilecek.

Filmin yapımcılığını üstelenen ISB Films’in diğer projeleri arasında ‘The Movie Teller’ ve ‘The Winter of the Crow’ yer alıyor.

ISB Films CEO’su Ursula Romero’nun projeye ilişkin açıklaması şöyle:

“Uluslararası bakış açımızı ve finansman kaynaklarımızı Limon’un Türk kültürü ve prodüksiyonu hakkındaki derin bilgisiyle birleştirmekten heyecan duyuyoruz. Bu işbirliği, Şafak’ın eserinin uyarlamasını yükseltecek yaratıcı vizyonların eşsiz bir birleşimi olacak.”

Kaynak: Diken.com. tr (22 Kasım 2024)

image

Türkiye’nin ilk kadın sümeroloğu Muazzez İlmiye Çığ, 110 yaşında hayatını kaybetti.

Sümeroloji alanında dünyaca tanınan bilimsel çalışmalara imza atan Muazzez İlmiye Çığ, Mersin’de tedavi gördüğü hastanede 110 yaşında yaşamını yitirdi.

Mezitli ilçesindeki özel bir hastanede rahatsızlığı nedeniyle tedavi gören 1914 doğumlu Sümerolog ve akademisyen Çığ, yoğun bakıma alındı. Çığ, doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti.

Ölüm haberini Kaynak Yayınları, “Son Sümer Kraliçesi, değerli yazarımız Muazzez İlmiye Çığ’ı kaybettik” sözleri ile duyurdu.

MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ KİMDİR?

Türkiye‘nin ilk kadın sümeroloğu Muazzez İlmiye Çığ, 20 Haziran 1914 tarihinde Bursa’da dünyaya geldi.

1926’da sınavla Bursa Kız Muallim Mektebi’ne girdi ve 1931’de, 17 yaşına geldiğinde ilkokul öğretmeni yetiştiren bu okuldan mezun oldu.

Yaklaşık beş yıl boyunca,Eskişehir’de öğretmenlik yaptı 1936’da Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Hititoloji Bölümü’ne kaydoldu.

1940’ta diplomasını aldıktan sonra, Antik Şark Eserleri Müzesi’nde on yıl sürecek kariyerine, kurumun arşivlerinde tercüme edilmeden ve tasnif edilmeden saklanan binlerce çivi yazılı tablet alanında uzman olarak başladı.

image

Bilgi Yayınevi’nin her yıl Turgut Özakman anısına düzenlediği Turgut Özakman İlk Roman Yarışması‘nın sonucunun açıklanmasını ileri bir tarihe ertelendi. Daha önce yayınevi tarafından 30 Kasım olarak duyurulan yarışmanın sonucu 15 Aralık 2024 tarihinde açıklanacak.
Bilgi Yayınevi’nin duyurusu şöyle:
2024 Turgut Özakman İlk Roman Yarışması’nın sonucunu 30 Kasım 2024 tarihinde açıklayacağımızı duyurmuştuk ancak maalesef bazı aksaklıklardan dolayı ileri bir tarihe almak zorunda kaldık. Yarışmanın sonucunu 15 Aralık 2024 tarihinde açıklayacağız.

Bu erteleme için yarışmaya katılan yazarlar başta olmak üzere tüm edebiyat camiasından özür diliyoruz.

Saygılarımızla,
Bilgi Yayınevi

image

Wirgina Woolf

İngiliz feminist, yazar, romancı ve eleştirmen Virginia Woolf’un psikolojik sorunları yüzünden hayatının önemli bir bölümünü neredeyse yatakta geçirdiği bile söylenebilir. Kullandığı ilaçların etkisiyle sık sık halsizdi. Ancak kendini iyi hissettiği anlarda öyle bir alışkanlığı vardı ki herkesi şaşırtıyordu: Woolf çok konuşuyordu. Bir keresinde tam 48 saat boyunca durmaksızın konuştuğu anlatılır.

Victor Hugo

Ünlü Fransız romancı ve oyun yazarı Victor Hugo’nun yaşlanmaya karşı oldukça hassas olduğu bilinir. Vücudunu zinde tutmak amacıyla her sabah buzlu suyla duş alır, sesini güzelleştirmek için çiğ yumurta içermiş. Hugo, her zaman bakımlı ve zarif görünmek, başkalarının beğenisini kazanmak için özen gösterirmiş.

Charles Dickens

Charles Dickens, boş vakitlerini Paris morgunda geçirmeyi alışkanlık edinmişti ve bunu “dehşetin çekiciliği” olarak tanımlıyordu. Ayrıca, her şeye üç kez dokunmak, cuma günlerinin kendisine şans getirdiğine inanmak ve her gece yüzünü kuzey kutbuna çevirerek uyumak gibi ilginç alışkanlıkları vardı. Fiziksel bir sebebe dayandığını iddia ettiği bu yönelme alışkanlığını, hayatı boyunca bir kez bile değiştirmediği söylenir.

image

Acques Audiard imzalı sıradışı suç müzikali EMILIA PÉREZ, MUBI’de seyirci karşısına çıkıyor. Fransa’yı bu yıl Oscar yarışında temsil edecek olan filmin Zoe Saldaña, Karla Sofía Gascón, Selena Gomez ve Adriana Paz’dan oluşan olağanüstü oyuncu kadrosu Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu ödülünü paylaşmıştı ve film aynı zamanda Jüri Ödülü’nü kazanarak festivalde büyük ses getirmişti. Meksika’da bir uyuşturucu kartelinin hikayesini anlatırken seyirciyi sürekli şaşırtmayı başaran EMILIA PÉREZ, 6 Aralık’tan itibaren Türkiye’de sadece MUBI’de.
Dünya festivallerinde büyük ses getiren, şimdiden yılın en çok konuşulan filmleri arasına giren EMILIA PÉREZ, Cannes’da dört başrol oyuncusuna birden En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandırdı ve ana yarışmada birden fazla ödül alan nadir filmlerden biri oldu. Aynı zamanda 2025 Akademi Ödülleri’nde En İyi Uluslararası Film kategorisinde Fransa’nın adayı olan film, müzikal, polisiye, dram ve gerilim türlerini başarıyla harmanlayarak, seyirciyi benzersiz bir duygusal yolculuğa çıkarıyor. Kefaret, kabullenme, aile, adaletsizlik ve ihanet temalarını çarpıcı bir biçimde ele alan EMILIA PÉREZ, nefes kesici koreografileri ve müzikleriyle yılın en unutulmaz sinema deneyimlerinden birini vadediyor.

image
Yaklaşık

Edebiyat Dünyasından Haberler